Her şeyi babam başlattı.(5.BÖLÜM)

Her şeyi babam başlattı.(5.BÖLÜM)Ben orgazmı yaşayıp babamı zevkin doruklarındayken doyuma ulaşmadan bırakıp odama geçip kapıyı kilitledim. Duş için hazırlanırken babam kapıyı tıklattı yalvarır bir tonda "aşkım açar mısın beni bu halde bırakma taşaklarım patlayacak?" diye seslenirken ben duşun suyunu açmış duymazdan geliyordum. Boy aynasının karşısına geçmiş iki hafta önce farkında olmadığım kadınlığıma, güzelliğime ve Victoria's Secret takım içindeki çilli, beyaz, fit ve seksi vücuduma bakıyordum. Daha önce hiç kendime böyle bakmamış, neye sahip olduğumu fark etmemiştim. Çevremdekilerin iltifatlarını, yaşıtım erkeklerden gelen çıkma tekliflerini, öğretmenlerimin ya da gittiğim yerlerdeki erkeklerin bana bakışlarını artık anlamlandırabiliyordum. Güzel, seksi ve alımlıydım; doğal olarak da ilgilerini üzerime çekiyordum ve bunu değerlendirme vakti gelmişti. Artık seksi tatmış, bekaretimi kaybetmiş, özgür bir kadındım. Çamaşırlarımı çıkarıp duşa girdim, güzelce duşumu alırken ılık suyun altında babamı, Derya'yı, Ayşen'i, bana şehvetle bakan tüm azgın gözleri düşünerek kendimi parmaklayarak tekrar boşaldım. Günlerdir sevişiyor, sikiliyor, mastürbasyon yaparak boşalıyordum bunun bir sınırı yok muydu? Doyamıyordum bir türlü, aklım ve bedenim sürekli bir arzuyla doluydu, yıllardır pornolarda görüp hayalini gördüğüm şeyleri yaşadıkça daha fazlasını istiyordum. Ayşen'e olan büyük aşkım başkalarının beni sikmesine, yalamasına ya da benim onlara bunları yapmama engel olamıyordu. Arzularımın esiri olmuştum, beni onlar yönetiyordu.Duştan çıkıp Ayşen'e yazdım normal gündelik yazışmalarımızı değiştirip ona ilgimi belli etmeye çalışsam da bir türlü reddedilip onu tamamen kaybetme korkum buna engel oluyordu. Yazışırken uyuya kalmışım. Uyanıp okul için hazırlandım, dizime kadar gelen beyaz, kırmızı çizgili tozluklarım, dizimin iki karış üstündeki pileli lacivert okul eteğim, vücuduma oturan beyaz dar gömlek ve içinde babamın bana aldığı çiçek işlemeli pudra rengi seksi sütyen ve tabi takım olması için de tangası. Aynaya dikkatli baktığımda içimdeki sütyen belli oluyor, destekli sütyen sayesinde göğüslerim daha dik daha belirgin duruyordu. Parlak sarı saçlarımı arkada topuz yapıp at kuyruğu gibi sallandırdım ve çantamı alıp okulun yolunu tuttum.Arabadan indiğimde bana bakan gözlerin ne istediğini aha önce masumane gelen bakışların gerçekte ne anlattığını fark edebiliyordum artık ve bu benim çok hoşuma gidiyor, zevk veriyordu. Sınıfa girdiğimde bizim kızlar bugün sende bir şey var diye ağzımı arayıp, laf atıyordu. Ben hiçbir şey olmamış gibi devam edip dedikoduya ortak oldum ama Semih'in bakışlarının da farkındaydım. Semih benim boylarımda, hafif kilolu, yakışıklı olmayan ama çok esprili bir çocuktu onu herkes severdi ama daha önce ne sevgilisi olduğunu duydum, ne de kızlardan birinin ondan hoşlandığını. Ama çok sempatikti. Bizim lisede burslu okuyor, muhtemelen de üniversite sınavında okulun en yüksek derecesini yapacaktı. Çok göz göze gelirdik ama onun da gerçekten ne istediğini ilk defa o gün fark etmiştim, beğenilmek hoşuma gitmişti.Öğle arasındayken annem aradı, "baban Amerika'ya gelse sen evde tek kalabilir misin istersen teyzende kal ya da o bize gelsin ne dersin?" dedi. Ben de "artık 18 yaşındayım, site de güvenli zaten biliyorsun o yüzden rahat rahat kalırım anneciğim merak etme." diyip konuşmayı bitirdik. Kafa dinleme vaktiydi artık, bir hafta on gün boyunca evde tek olacaktım ve bu beni aşırı mutlu etmişti. Dersten sonra eve giderken babam aradı, uçağa binmek üzere olduğunu dün ona yaptıklarımı unutmayıp gelince intikamını alacağını söyleyip gülüyordu; dünü unutmaması hoşuma gitmişti iz bırakmıştım demek ki. Eve gittim, üstümü çıkarıp evde çırılçıplak gezmeye başladım, çok rahattı.Akşam olduğunda ertesi gün okul olmadığı için Netflix açıp, bira ve çerez aldım. Birkaç biradan sonraysa ne olduğunu hatırlamıyorum. Sabah üşüyerek uyandım, çıplak halde televizyonun karşısında uyuya kalmıştım. Ağzımda değişik bir tat, başımda hafif bir ağrı vardı. Kalkıp duşa girdim, yarım saat kadar duşta ılık suyun içinde uzandım kendime gelmiştim. Eşofmanlarımı giyip bizim kızları kahvaltıya çağırmak için ilk Ayşen'i aradım ama açmadı diğer kızları tek tek arayıp sitenin bitişiğindeki korulukta kahvaltıya davet ettim ama Ayşen'e ulaşamadığımı söyledim. Hep beraber çıkıp koruluğa yürüdük Ayşen'in rahatsız olduğunu gelemeyeceğini söylediler, benim telefonlarımı açmayıp onlarınkini açmasına bozulmuştum açıkçası. Kahvaltı yaparken annemle babamdan fotoğraf geldiğini gördüm gece atmışlardı ama ben yeni görüyordum, başka kimden mesaj gelmiş derken gece Ayşen'le yazıştığımızı gördüm ve hayal meyal hatırlamaya başladım.Ayşen'le flörtleşir gibi konuşmuşum, birkaç sesli mesaj göndermişim, en son da memelerim gözükecek şekilde bir de selfie atmışım. Yerin dibine girmiştim, neler söylediğimi merak ediyordum ama dinleyemiyordum. Kızlar ne oldu filan diyince bozuntuya vermeden kahvaltıya, sohbete, gülüp eğlenmeye devam ettik. Öğleden sonra avmye gitmeyi teklif ettiler ama eve gidip mesajları dinleyip olan biteni anlamam gerekiyordu, hızlıca eve gittim. Flörtleşir gibi yazışmalarıma ilk başta o da eşlik etmiş muhtemelen yine şaka yapıyorum sanmıştı, yine şaka yaptığımı ima ettiği bir noktada attığım sesli mesajlardan sonra Ayşen "benimle dalga geçme, yaptığın hiç hoş değil." diyip konuşmayı bitirmiş ben de ardından memelerimin de göründüğü üzgün bir suratla selfie yollamışım. Ondansa bir daha mesaj gelmemişti.Sesli mesajları açtığımda sarhoşluğun etkisiyle ağzım kayarak aynen şöyle söylüyordum "şaka yapmıyorum sana yürüyorum hatta koşuyorum, farkında değilsin ama senin için yanıyorum", "niye sustun aşık olamam mı sana, hak etmiyor muyum seni?", "annemde, babamda, Derya'da hiçbirinde hissetmedim bunları benim çocukluk arkadaşım değil meğer çocukluk aşkımmışsın.", "niye hiç sevgilim olmadı anlamıyor musun ben hep seni istiyordum" gibi şeyler sıralamışım. Bunların ardından da o malum selfieyi atmışım gerçekten dalga geçer gibi. Utanıyordum, ne yapacağımı bilemiyordum. En iyi arkadaşımı, aşkımı kaybetmiştim. Evde yalnız keyifli bir hafta geçirecekken, acı içinde yalnız kalmıştım. O gün ne yapacağımı düşünmekle geçti, akşam Ayşen'i defalarca aradım ama açmadı. Bu sefer telefonumu kapatıp içmeye başladım, bu sefer babamın viskilerinden ağlayarak içiyor kendimden geçiyordum.Pazar günüm de çok farklı geçmemişti, pazartesi günü Ayşen'in karşısına çıkma umuduyla okula gittim ama benden kaçıyordu sürekli ya da sevgilisi Çağlar'ın dibinde oluyordu bir türlü imkan vermedi ve son çare basit bir şekilde mesaj atıp "ister inan ister inanma, söylediklerimin tek bir kelimesi yalan değildi sadece sarhoşluğun verdiği cesaretle söyleyebildiğim sana karşı olan hislerimdi." yazdım ve okumasına rağmen cevap yazmadı. Kızsa, olmaz dese bu kadar zoruma gitmezdi ama beni cevapsız bırakmıştı. Bir daha da yazmadım, aramadım o da geri dönmedi. Çağlar'la, kızlarla gülüp eğleniyordu demek ki umrunda değildi bunlar.Günlerim böyle boş geçerken salı akşamı Derya yazdı, yarın yine izin günüm buluşup konuşalım mı diye biraz beklettikten sonra olur istersen akşam alıyım seni bu sefer kimse olmayacak rahatça konuşuruz dedim, sadece gülümseyip olur yazdı. Niyetim sadece konuşmaktı, geçen gün evime gelen beni zevkten zevke misafire, haklı olduğunu bildiğim için biraz sert çıkmıştım içten içe suçluluk duyuyordum. Dersten sonra Derya'yı alıp eve geçtik, pizza istedim yemeğimizi yerken olanları konuştuk, özür diledim o da özür dileyecek bir şey olmadığını kendisinin de gereksiz yere o konuya girdiğini, babamın da benim de yetişkin olduğu kendine laf düşmeyeceğini söyledi.Ayşen'i anlatacaktım ona ama vazgeçtim madem o hayatını yaşıyor, gülüp eğleniyor ben niye kendimi bundan alı koyacaktım ki. Derya'ya hadi jakuziye oradan da saunaya girelim dedim şaşırmıştı. Elinden tutup alt kata indirdim, jakuziyi çalıştırdım, saunayı açtım ısınması için. Derya'nın başörtüsünü ben açtım bu sefer yüzünün ay gibi doğuşunu izliyordum, heyecandan yanakları ufak ufak titriyordu, kocaman gözleri, kalın dudakları kıvırcık parlak kahverengi saçları. Daha fazla dayanamayıp saçlarından tutup dudaklarına yapıştım, deli gibi sevişiyorduk ikimiz de bu sevişme için yanıyorduk. Dudaklarını, dilini emerken ellerim elbiselerinin üzerinden sırtında, belinde, iri dik ve sert kalçalarında geziyordu o da beni taklit eder gibi ayak uyduruyordu. Zamanımız çoktu ve bu uzun bir sevişme olacaktı Derya'yı biraz geri itip duvara yaslayıp dudaklarımı çektim, meraklı gözlerle bakıyordu gömleğimin düğmelerini tek tek açtım eteğimi çıkarıp çamaşırlarımla kaldım. Sütyenimi açıp Derya'ya attım arkamı dönüp eğilerek külotumu ayaklarıma kadar indirip çıkardım, kalçam ve amım kabak gibi ortada Derya'nın da gözleri onlardaydı. Jakuziye girip Derya'ya dönük şekilde oturdum sıra sende dedim, şimdi zevkle Derya'nın soyunuşunu izliyordum. Uzun ince bir tunik vardı üstünde, göğüsleri ve ayva göbeği elbisenin üstünden belli oluyordu yukarı çekip çıkardı onu, bu sefer o büyük göğüsleri beyaz transparan sütyenin içinden fırlayacak gibi bakıyordu, neredeyse memelerinin yarısı dışarıda kalmıştı. Beyaz sütyeninin içinde koyu renkli meme uçları ve çevresi hedef gibi duruyordu gözlerim onlara kilitlenmişti. Sütyeninin kopçasını açtığında memeleri bir anda aşağı doğru sarkıp birkaç kez sekti, hipnotize olmuş gibiydi. Sadece altındaki taytla kalmıştı, arkasını döndüğünde büyük kalçaları taytı öyle bir gerdirmişti ki neredeyse içi tamamen görünüyordu transparan bir hal almış taytının içinde beyaz külotunun içinden kalçalarını seçebiliyordum. Benim yaptığım şekilde taytı ayaklarına kadar indirdi kalkıp bu sefer aynı hareketlerle külotunu çıkardı.O tatlı ince çizgi gibi inen amı, babamın deli gibi siktiği etrafı siyahlaşmış tertemiz kılsız göt deliği muhteşem bir görüntü sunuyordu. Beş gündür sevişmiyor, sikişmiyor elimi sürüp mastürbasyon bile yapmıyordum. Azgınlığım hareketlerime de etki etmeye başlamıştı, kontrol beynimde değil arzularım, hormonlarım ve amımdaydı. Jakuziye girmek için elini uzattı tutup karşıma oturttum. İki bacağı birleşik dümdüz önüme kadar uzatmıştı, ben de bacaklarımı açıp onun iki bacağınına birleştirerek ayaklarımı onun yanına kadar uzattım. Gözüme, göğüslerime bakıyor burada olduğuma inanamıyorum hem de ikinci defa geçen sefer babanı beklemiyordum o zaman da senin için gelmiştim bugün de dedi benim için bir önemi yoktu ama Derya bana karşı duyguları olduğundan bahsediyordu.Konuşurken ellerini ayaklarıma atıp okşamaya, masaj yapmaya, parmaklarını parmak aralarıma sokmaya başladı. Bu bile ortamı kızıştırıyor, beni etkiliyordu. Ben de ona karşılık aynılarını ona yapmaya başladım, benim kibar ayaklarım yanında onun biraz kalın bilekleri ayakta çalışmaktan yorgun düşmüş ayakları vardı ama bakımlıydı, pürüzsüz tertemizdi. Ayağımın yalanmasından çok hoşlanıyordum peki yalamak nasıldı diye düşünerek Derya'nın ayağını tutup ağzıma götürdüm ve baş parmağını ağzıma aldım, küçük bir penis kadar kalındı, yalamak da kötü değildi hatta temiz ayaklarına dokunmak, yalamak, emmek hoşuma gitmişti çünkü ben bunları yaparken Derya'nın yüzü şekilden şekile giriyor, ayaklarımı istem dışı sert sert sıkıyordu. Ben onun sol ayağını tutmuş yalarken ben de sol ayağımı kaldırıp Derya'nın çenesine dayadım, bunu fark eder fark etmez iki avucunun arasına alıp parmaklarımı emip yalamaya başladı.Şimdi hem yalıyor hem de yalatıyordum, kusursuz bir sevişme yaşıyordum. Beni gerçekten istediğini bildiğim güzel bir kadınla birlikteydim. Sağ ayağımı onun bacağının altından geçirip amıma yasladım, sağ ayak baş parmağımla amının üstünden git gel yapıyor, amına sokuyordum. Onun kaymış gözlerine, iri göğüslerine bakıp ayağını yalamak inanılmaz bir duyguydu. Bir süre böyle devam ettiğimizde Derya'nın boşaldığını fark ettim ve her şeyi bırakıp kucağına oturup öpüşmeye başladım. Bir eli sırtımda, suyun içindeki kalçalarımda geziyor diğeriyle de sertleşmiş göğüs uçlarımı sıkıyor, memelerimi yoğuruyordu. Konuşmuyorduk ama birbirimize çok şey söylüyorduk. Ellerim iri göğüslerindeydi, bir tanesini iki elimle anca kavrayabiliyordum, onları sıkıp okşamak terapi gibi geliyordu kötü geçen o beş günü unutmuş gibiydim. Bir anda ayağa kalkıp amımı Derya'nın ağzına dayadım, etli dudaklarını yalarken işer gibi suratına boşalmıştım.Acelemiz yoktu geriye yaslandım, birbirimize bakıp gülümsüyorduk. Derya'ya ne kadar güzel bir kadın olduğunu, seviştiğim ilk ve tek kadın olduğunu ve bu durumun böyle olmasından ne kadar memnun olduğumu söylüyordum, gözünün içi gülüyordu ben bunları söylerken ama onun yerinde Ayşen olsa daha da memnun olurdum. Derya'ya "bugün benimle kalır mısın beraber uyuyalım" dediğimde hemen "tabi çok isterim" dedi, o zaman gece uzun acelemiz yok diyerek ellerinden tutup bu sefer ben onu kucağıma çektim. Benden iriydi ama suyun içinde, kucağımda bu çok etki etmiyordu. O kalın, etli dudaklarını öptüğümde ayrılmak istemiyordum. Deliler gibi öpüşüyorduk yine, dilini dilme doluyor, dilimi emiyor, dilini dişlerimin üzerinde gezdiriyordu. Bense elimi suyun içine sokmuş, o dik büyük kalçalarını sıkıyor avuçluyordum. Sert ve sıkıydılar, Derya'ya kucağımda otururken kendini geriye bırakıp ellerinin üzerinde durmasını istedim. Ben de öne eğilip memelerini emmeye, koyu kahverengi uçlarını ısırıp yalamaya başladım bir yandan da elimi amına atıp okşuyordum ama asıl hedefim götüydü. Elimi aşağıya doğru kaydırıp göt deliğini bulmuştum, işaret parmağımı yavaşça içine soktum Derya ufak ufak inliyordu, parmaklarım inceydi orta parmağımı da işaret parmağımın yanına getirip ikisini sokmaya başladım ve Derya'nın şimdi daha güzel inlediğini fark ettim. Baş parmağımı da Derya'nın amına soktuğumda sikilir gibi inliyordu. İki parmağımla götünü, bir parmağımla da amını sikiyordum. Birisini sikebildiğimi düşünmek benim de aldığım zevki katlıyordu. Derya bir anda iki bacağı arasına kolumu sıkıştırıp titreyerek boşalmaya başladı. Elimi kurtardığımda ağzına götürüp parmaklarımı yalattım. Bana minnet duyar gibi gözümün içine bakıp gülüyordu ağzından iki kelime çıktı "harikasın aşkım".Aşkım demesi garibime gitmişti ama bunu içten söylüyordu, onu da fark edebiliyordum. Sauna yeteri kadar ısınmıştı, yeter bu kadar şimdilik biraz yorgunluğumuzu atalım deyip ayağa kaldırdım onu kurulanmadan direkt saunaya girdik. Aşırı sıcaktı ve bu iyi gelmişti, portakal ve nane kokuyordu içerisi. Derya bir anda bu kadar zengin olduğunuza inanamıyorum, evinizde sauna, jakuzi her şey var yaşıyorsunuz gerçekten demişti, niye bilmiyorum ama bundan utanmıştım. Derya'yla saunada biraz sevişsek de dilimiz damağımız kuruyup da çok terleyince bundan vazgeçtik. Saunadan çıkıp duşa girdik, göz göze geldiğimizde engel olamıyorduk dudaklarımız istem dışı birleşiyordu. Bir yandan sevişiyor bir yandan birbirimizi köpüklüyorduk. Elimi tüm vücudunda gezdiriyor hem yıkıyor hem okşuyordum o da benimkini.Duşumuzu alıp kurulandıktan sonra üzerimizi giyinmeden salona geçtik saat daha sekiz bile olmamıştı ama biz ikişer defa orgazm olmuş dolu dolu sevişmiştik. Televizyonun karşısına geçip bir film açtım, o koltukta oturmuş ayağını sehpaya uzatmıştı. Ben de kafamı göğsüne yaslamış, bacaklarımı koltukta toplamış bir eli omzumda film izliyorduk. Film ilerlerken kız bir eve girdi, evde onlarca kişi kadın erkek ayırt etmeden birbirlerini sikiyorlardı. Derya'nın eli sırtımda, kalçamda, sağ göğsümde geziyordu; ben de elimi Derya'nın amına atmış amını okşuyor, kafamı yasladığım yastık gibi olan memesini öpüyordum. Derya bir anda filmi durdurup yeni bir şey keşfetmiş gibi toparlandı ben de kalkıp ona bakıyordum "annengilin çekmecesinde neler vardı, dildo gördüm sanki dünkü kutuda yapay yarak" dediğinde yaramazlık yapmak geldi aklımıza. Annemgilin odaya gidip çekmeyi açtığımızda kutunun yanında deri kemerli, ucunda yapay penis olan bir strapon vardı, "iyi de annemle babam bu straponu ney için kullanıyor ki?" diye sordum bir anda Derya boş ver onu bi bak bana dedi.Derya çoktan straponu beline bağlamış, ucundaki yapay penis kalkık bir sik gibi sallanıyordu. Hemen çekmeceyi açıp annemin seksi çamaşırlarından birini giydim üstüme ve annemin yatağına yatıp uyuyor gibi yaptım, Derya önündeki yarağı yüzüme sürüyor, kalınlaştırdığı sesiyle "ohh şu yüze, şu güzelliğe bak ağza göze bak şimdi sikicem o ağzı, koca yarağımla dolduracam her deliğini" diyordu, bir anda yorganı açtı benim gözlerim kapalıydı hala Derya önündeki siki yüzüme sürtüyor, dudaklarıma dokunduruyor bir yandan da götümü okşayıp "şu göte bak, bembeyaz tertemiz, sikilmemiş mi bu göt hiç tazecik, körpe bu kadın" diyordu.Önündeki siki ağzıma dayayıp dudaklarımın arasına girmeye başlamış, ben uyuyor numarası yapmaya devam ediyordum dizlerinin üzerine çöküp kafamın arkasından tutup ileri geri yaparak ağzımı sikiyordu babamınki gibi değildi bu hepsini alabiliyordum ağzıma bir süre böyle sikince uyanır gibi yapıp sikini ağzımdan çıkarıp arkaya doğru çekildim. "yapma, dur, kimsin?" gibi şeyler söyleyip yorganı üstüme çekiyor oyununa ortak oluyordum. Derya'nın gözünde azgınlığı görmüştüm, babam gibi bakıyordu bana ve bu beni çok tahrik ediyordu. Derya benden güçlüydü bir anda yorganı çekip attı, "kaçışın yok, bu siki bütün deliklerinde hissedeceksin, kadınım olacaksın" gibi sert sert kaba kaba konuşuyordu ama bu babamın kibar, romantik sikişlerinden daha çok zevk veriyordu. Bana yaklaşıp sikini annemin külotunun üstünden amıma sürtmeye başladı. Engel olmaya çalışır gibi yapıyordum iki elimi bir eliyle tutup bağlar gibi yatağın başında tutuyordu diğer eliyle de tangayı kenara çekip o siki amıma sürtüyordu amımdan sular akıyordu, fazlasıyla tahrik olmuş boşalır gibi akıyordu zevk sularım. "Demek benden kaçabileceğini, sikilmeden kurtulabileceğini sandın deyip bir anda sikini içine soktu. Ben derin bir aaah çekerken o da aynı anda oooohhhh diye böğürdü. Babamınkinin yarısı kadar anca vardı bu sik ama dar amımı doldurup bana zevk verecek kadar da kalındı. Ben kendimi kaybetmiş yüksek sesle inliyordum. Derya beni babam gibi sikerken iri göğüsleri önünde sallanıp, sağa sola savruluyordu. Ben inleyip, çığlıklar atarken Derya ellerimi sıkı sıkı tutuyor, sağ eliyle de annemin sütyeni içinden kurtardığı memelerini yoğuruyordu. Ara ara boşalıyordum ama iki kere orgazm olmanın etkisiyle orgazma erişemiyordum.Derya bir anda durup sikini amımdan çıkardı. Babamın geçen gün onun götüne soktuğu oyuncağı getirdi kendi götüne sokacaktı galiba, bana kremi verip oyuncağa damlatmamı istedi damlatıp elimle yer yerine yaydım kremi oyuncak elimde kalmıştı, beni bacaklarımdan tutup öne çekti yatar pozisyondaydım şimdi. Külotumu çıkarıp koklayıp kucağıma attı dursun lazım olacak dedi. Elimden aldığı oyuncağı götümün deliğine dayadı, babamın Derya'nın götüne bunu sokup siktiği günkü inlemeleri ve aldığı zevk aklıma geliyor deliler gibi merak ediyordum. Hazırdım ben de buna ama oyunu devam ettiriyordum, "olmaz ne yapıyorsun, götümden olmaz her yerimi sik ama götüm olmaz" diye onu azdırıyordum iyice. Eline döktiğü kremle götümün deliğini okşadı, parmağının tekini sokup içinde gezdirdi bu bile benim irkilmemi sağlamıştı ama amımla oynanması kadar zevk vermemişti. Oyuncağın ince ağzını dayayıp yavaşça ittirdi, en kalın noktasına geldiğindeyse yine değişik bir ses çıkararak girdi içime. İçimde metal oyuncağın soğukluğunu hissedebiliyordum.Derya bu sefer yatağa uzanıp sırtını yatağın başına verip kucağına oturmamı istedi. Önündeki takma yarağı içime aldığımda yine dudaklarına kilitlendim ve öpmeye başladım dayanamıyordum o etli kırmızı dudaklara. Çılgınlar gibi şeviyorduk, onunla sabaha kadar sikişmeden sevişebilir ve bunu yaparak defalarca orgazm olabilirdim. Sütyenimden kurtardığında onunkine göre küçük olan memelerim onun iri memeleriyle birleşti sanki onların içinde kaybolmuş gibiydi. Eliyle saçımı okşuyor, sırtıma tırnaklarını batırıyor, kalçalarıma tokat atıyordu. Bir an kendimi geri çekip, "hadi sik beni erkeğim, sik orospunu içini doldurduğun yarakla" diyiverdim. Derya bunu duyunca götümü iyice avuçlayıp canımı yakacak şekilde sıktı ve beni yukarı doğru kaldırdı ve alttan pompalamaya başladı. Erkek gibi çalışıyordu, babam gibi sikiyordu beni ama beni siken bir kadındı ve beni arzulayıp kapıma gelebilecek kadar isteyen bir kadın. Bu beni daha da çok azdırıyor, inlemelerimi arttırıyor, hazzı yükseltiyordu. Ben dayanamayıp tekrar orgazm olmaya başladım ama Derya durmuyor sikmeye devam ediyordu.Derya içimden çıkıp beni aynaya doğru çevirdi, yerde köpek pozisyonu alıp durmamı söyledi. Kremi alıp geldi tekrar, götümdekini yarıya kadar çıkarıp ileri geri oynatıyordu çok değişik bir zevk alıyordum. Derya oyuncağı içimden çıkarmış krem döküyor, gevşeyip genişlemiş götümün deliğine masaj yapıyordu. Önündeki yarağı da iyice kremledi ve yarağını götümün deliğine yasladı, ucunun girdiğini hissediyordum çok hafif bir acı vardı sadece. Derya bana ilk defa mı sikiliyor bu güzel göt diye sordu kafamı salladım, aynadan gözümün içine bakıyordu. Memelerim yerçekime kendini bırakmış yere doğru sarkıyor, dağılmış terli saçlarım iki yana doğru dökülmüştü, Derya eliyle belimi içeri doğru bastırdı, kalçalarım daha çok çıkıntı yapmıştı.Derya sikinin ucunu içime sokmuş beklerken "sikiyim mi bu tatlı götü, sikiyim mi bakire götünü, sikiyim mi bu ororspunun götünü" diye soruyordu ve beni azdırıp yalvarıyordu "sik aşkım, sik bitanem, ilk sen sik hep sen sik, tattır bana kadınlığı, orospun yaptın beni" dediğimde bir anda bütün hepsini sokmuştu. İçim gitmişti ama öyle bir acıydı ki yaşamadığım kadar çok zevk yaşatmıştı bana bir anda aaaaahhhh diye çığlık attım. Derya korkmuş özür diliyordu, "aşkım böyle olacağını tahmin edemedim, çıkıyorum hemen, senin canını yakmak istemiyordum, seni çok seviyorum aşkım böyle olsun istemedim" diyordu, aynadan söylediklerinde samimi olduğunu görebiliyor, gözlerindeki üzüntü ve korkuyu hissetmiştim. Sözlerini bitirmeden kendimi hafif öne çekip tekrar hepsini içime alıp, "sik aşkım, sen sik, sen yak canımı, canımı acıta acıta sik beni aşkınla, sevginle doldur içimi" dediğimde şok olmuştu, ben de neler dediğimi bilmiyordum Derya'yla sevişirken kendimi kaybediyor, kendimi ona teslim ediyordum.Derya bunu duyunca gözleri parladı ve yavaş yavaş gidip gelmeye başladı, beni bir erkek gibi sikiyordu ama aynadaki güzel yüzü, büyük göğüsleri bir erkekte olamayacak kadar güzeldi. "Daha hızlı, yok mu ceza?" dediğimde elini götüme atıp sıkıp hızlanmaya başladı, sol eliyle götümü kavrayıp canımı yakıyor sağ eliyle de sert sert tokatlar atıyordu. Götümün içinde gidip gelen, babamın penisi sertliğinde yarak, beni sikenin Derya olması, vücuduma isabet eden şaplaklar iki-üç hafta önce pornolarda görüp küçümsediğim şeylerdi ama bu zevk, bu haz, bu duygu hafife alınacak şey değildi bu anlar hiç bitmesin diye yalvarıyordum. Ömrüm boyunca bu pozisyonda, o yarağın içime giriş çıkışını ve Derya'nın beni mutlu etmek istercesine çırpınışlarını izleyebilirdim.Derya iyice hızlanmış, tokatların şiddetini arttırmıştı bir elimi aynaya dayamış diğeriyle de amımı okşayıp parmaklarımı sokup çıkarıyordum ki gözüm karardı. Kendime geldiğimde, babamın boşaldığı külotu koklayarak orgazm olduğum o gün gibi cenin pozisyonundaydım. Derya yatağa oturmuş kafasını iki elinin arasına sıkıştırmış korku ve panikle beni izliyordu, terden ıslanmış vücudum ve yere oluk oluk akmış sularımın kokusuyla kendime gelip zevkten bayıldığımı fark ettim. Derya hemen yanıma gelip yüzüme dokundu, doğrulup dudağından öpüp "iyiyim aşkım çok iyiyim; seninle sevişmek, seninle beraber olmak o kadar güzel ki kendimi kaybettim" dedim. Çocuk gibi mutlu olmuş bana sarılmıştı.Bir süre bu şekilde dinlendikten sonra sonra Derya'nın straponu çıkarıp yatağın üstüne attığını gördüm ve hevesle dolu parlayan gözlerle Derya'ya hadi aşkım sıra bende diyerek elinden tutup kaldırdım. Gerçekten iyi olduğumu anlayıp rahatlamıştı o da. Straponu belime bağlayıp Derya'yı elleri yatağın üstüne gelecek şekilde domalttım, o iri güzel kalçaları, siyah göt deliği ve çizgi gibi inen amı tekrar önümdeydi ama arkadan görüntüsü her şeyden güzeldi. İki elimle avuçlayıp kalçalarını yana doğru çekip kafamı amına bastırdım, amından akan suların ve terin kokusu karışmış ıslaklığı dudaklarımda, burnumdaydı. Harika bir tattı bu, daha önce hiçbir yerde tatmadığım kadar güzel ve şehvet dolu bir kokuydu.Amını yalıyor, dilimi içine sokuyor ve kafamı yukarıya kaydırıp götünün deliğini yalıyordum. Garip geldiği gibi kötü değildi götünü yalamak, her dil attığımda irkilip inlemesi göt deliğinin uyarılıp hareket ettirmesi keyif bile veriyordu. Artık dayanamıyordum, babamın arkasından sikerken izlediğim o kadını şimdi ben sikecektim. Amı tükürüklerim ve kendi sularıyla ıslanmış alev gibi yanıyordu. Straponu götünün arasına gezdiriyor, ucunu bir amına bir göt deliğine bastırıyordum. Ben içimde ne var ne yok boşalmış rahatlamıştım ama Derya neredeyse bir saattir beni yalıyor, sikiyor ve kendini yalatıyordu ama jakuziden sonra hiç orgazm olup rahatlayamamıştı. Biraz daha amına sürtündükten sonra yalvararak "gir içime hadi aşkım, sik beni seni siktiğim gibi hızlı, acımasız ol, hırpala canımı yak" diye bağırıyor tek elini alttan amına atmış kendini parmaklıyordu.Elini çek diyip hızlıca amına kökledim, acemiydim bu konuda ama günlerdir sürekli sikilmekten, izlediğim pornolardan da bunu yapabilecek kadar öğrenmiştim. İçine girdiğimde Derya inliyor "çok güzel devam et aşkım" diye ne kadar azdığını göstermek istiyordu. İki elimle belinden destek alıp gidip gelmeye başladım, Derya hareketleri ve çıkardığı seslerle aldığı zevki belli ediyor bu da beni daha çok azdırıyordu. Babam gibi sikiyordum onu, erkek gibi güçlü hissediyordum kendimi. Bir elimle kalçasını sıkıyor okşuyor, elimi sırtında gezdiriyor diğeriyle de o sert iri kalçalarına şaplak atıyordum. Geniş basenler, iri dik kalçaları, siyah göt deliği ve amının içine girip çıkan sikin sahibi olmak çıldırtıyordu beni. Ben kalçasına pompaladıkça yanlara doğru sallanan iri memelerini fark ettim, üzerine eğilip iki memesini avuçlayıp sıkıyordum. Derya'yı sikerken, sikilmek kadar fiziksel zevk hissetmesem de içimde daha güçlü duygu yaratmıştı.Yüz üstü dönüp yatağın başına yaslanmasını istedim, dudaklarına yapışım yine sevişmeye başladım. Babamla bu kadar rahat, bu kadar duygu yüklü olamıyordum, çocukluktan beri gelen psikolojim ona karşı ister istemez saygı duymama, bazı yerlerde fren yapmama neden oluyordu. Derya gözlerini kapatıp kendinden geçmişken bir anda içine soktum önümdeki yapay siki ve ağzımın içine verdiği derin bir nefesle aaahhh çekti ve beni öpmeye devam etti. Yavaş yavaş sikiyor, memelerini avuçluyordum oysa ağzımın içinde ince ince inliyordu. Onun yüzünü net görmek istiyordum, öpüşmeyi bırakıp vücudumu biraz geriye çektim. Memeleri yana, aşağı yukarı sallanıp film gibi görüntüler yaratıyor, hafif kısık gözü ve dudaklarını ısırışı beni daha çok azdırıyor; gözü, dudakları ve o kıvırcık saçlarıyla bir bütün olan güzelliği beni benden alıyordu.Derya bacaklarını belime dolayıp ben içine girdiğimde daha derine bastıracak şekilde kendine çekiyor sonra serbest bırakıyordu. Hepsini içinde hissetmek istiyordu ben de buna ayak uydurup girince köküne kadar bastırıp, neredeyse hepsini içinden çıkarıp tekrar sokuyordum. Yaklaşık yirmi dakikadır iki farklı pozisyonda sikiyordum Derya'yı, bu şekilde yorulmuştum ama onu sikerek boşaltırken yüzünü görmek istiyordum ki bir anda gözlerini iyice kısmış sadece beyazı görünürken, ayaklarını belime dolayıp kendine bastırmış memeleri avuçlayıp titreyerek boşalmaya başlamıştı. Bu inanılmaz bir görüntüydü, Derya'yı sikerek boşaltmıştım ve kendinden geçmişti; bunu yapabiliyor olmanın zevki neredeyse beni de boşaltacaktı ayağa kalkıp amımı Derya'nın ağzına dayayıp yalatmaya başladım ve çok geçmeden ben de bugünkü dördüncü orgazmıma ulaştım. İkimizin de gücü kalmamıştı artık, duşa girip ılık suyun altında sevişerek bir duş daha alıp annemle babamın yatağında sarılarak uyuduk.Serinin devam etmesini istiyorsanız lütfen beğenilerinizi eksik etmeyin.